Bugün kulak misafirliğine gittim ve çok güzel bir gündü teşekkürler...
Sabah kahvaltıdan sonra havanın güzel olması hasebiyle çıkıp biraz yürüyüş yaptım. Yorulunca bir kafeye girdim ve teras katına çıkarken çay söyledim. Teras katına çıktım ve aşağıda yürüyen insanlara şöyle bir göz gezdirdim. Beklediğimin ne olduğunu bilmeden dudak büküp her zamanki İstanbul dedim kendi kendime.
Çayım geldiğinde sandalyeye oturdum ve o anda sohbet eden 40'lılı yaşlarda iki adam gördüm. Biraz kulak kabarttım ve sohbetin mevzusu kitaptı. Tam da arayıp bulamadığım şey...
Ama kitabın yazımından çok ticaretiyle alakalı konuşuyorlardı. Anladığım kadarıyla birisi yazarmış, onlarca kitap yazmış ve şu anda da maddi sıkıntı içindeymiş. Sohbetin devamında; insanların dünyaya nasıl dolduğu, 50 yıl sonrasına kadar insanoğluna 3 gezegenin yetmeyeceği, 1978'lerdeki bilim teknik dergilerinden falan bahsedildi. O mevzuya nasıl atladığını hiç sormayın...
Onlardan birisi içeriye büyük bir ihtimalle lavaboya gidince yazar olana doğru yaklaştım ve kendimi tanıttım. Nazikçe sohbete dahil olup olamayacağımı sordum. İçeri giren kişinin okul arkadaşı olduğunu ve uzun zamandır görüşmediğini söyleyerek nazikçe geri çevirdi.
Bende kendisiyle özel olarak kitap hakkında konuşmak istediğimi ve müsait iseniz haftaya görüşebilir miyiz?diye sordum. Bir hafta sonrasına randevulaştık. Sanırım bu haftayı iple çekeceğim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder